Rusya yaptırımları hukuken ne ifade ediyor? 23 Şubat 2022

Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan krizin ticari hayata olası etkileri bakımından uluslararası camiada ülkelerin işbu krize yönelik yaptığı açıklamalar önem arz etmektedir. Bu anlamda, Almanya ilk adım olarak Kuzey Akım 2 gaz hattının onay sürecini dondurmuş, ABD ise Luhansk ve Donetsk ile ticareti yasaklamıştır. Öte yandan, İngiltere beş Rus bankasının ve üç Rus milyarderin ülkedeki varlıklarını dondurmuş olup Japonya geleceğe yönelik birtakım yaptırım sinyalleri vermiştir. Son olarak Kanada ise ekonomik yaptırımların ilk aşamasında Kanadalıların Donetsk ve Luhansk ile finansal anlaşmalardan men edildiğini açıklamıştır.

Bültenimizin ana konusunu oluşturan ABD Başkanlık Emrinden bahsetmeden önce, bu çalışmanın 23.02.2022 tarihinde gerçekleşen gelişmeler doğrultusunda hazırlandığını belirtmek isteriz. Bölgede durumun bir hayli belirsiz ve gergin olması nedeniyle bu çalışma, 24.02.2022 tarihi itibariyle Rusya’nın sabah saatlerinde Ukrayna’da ilerlemeye başlaması nedeniyle alınabilecek yeni yaptırım kararlarını kapsamayacaktır.

Başkanlık Emri 14024 İle Öngörülen ABD Yaptırımları

Amerikan Başkanı Joe Biden’ın imzası ile yürürlüğe giren Başkanlık Emri, Rusya’da faaliyet gösteren belli başlı finans kuruluşlarını, kuruluşların iştiraklerini ve bu organizasyonların kritik konumlarında görev alan şahısları hedef almaktadır. Öncelikle belirtmek gerekir ki, bu yaptırım paketinde öngörülen yasaklar İran örneği ile bir hayli farklılık göstermektedir.

ABD’nin önceki yaptırım uygulamaları incelendiğinde birçok enstrümanın çeşitli dönemlerde yaptırım aracı olarak kullanıldığı görülmektedir. Başkan Biden yaptığı açıklamalar ile finans kuruluşlarına sert yaptırımlar öngördü. Bu yaptırımlar, Rusya'yı ekonomisini büyütmek için ihtiyaç duyduğu finansmana erişimden mahrum bırakarak ülkenin borçlanma maliyetini yükseltebilir ve Rublenin değeri daha da düşebilir.

Öncelikle yaptırımları iki aşamada incelemek makul olacaktır. Yaptırımların ilk başlığı, Luhansk ve Donetsk Bölgelerinde kurulan, sözde “özerk” Rus yanlısı oluşumlarla yapılan ticarete ilişkindir. ABD, bütün vatandaşlarına bu bölgelerle herhangi bir ürün veya ham maddeye ilişkin ticareti yasaklamış durumdadır. İkinci aşamada ise Başkanlık Emri ile duyurulmuş kurum ve kuruluşlarla ticari ilişkinin sona erdirilmesi söz konusudur.

Bu yaklaşımın İran’a uygulanan ambargolardan farkı ise yaptırımların üzerinde uygulanacağı kişiler bakımındandır. Zira İran’a uygulanan ambargoda, ABD vatandaşı olmayan 3. kişilerin de ülkeyle ambargo kapsamında kalan hususlarda ticaretine ciddi engeller konulmuş durumdaydı. Bu yasaklamanın 3. kişilere uygulanması doğal olarak kendi vatandaşlarına yaptığı uygulama ile aynı değildi. Yaptırımlar kendi vatandaşlarına olanlar (Birincil yaptırımlar) ve yabancı ülke vatandaşlarını kapsayan yaptırımlar (İkincil Yaptırımlar) olmak üzere farklılık göstermekteydi. Bu yaptırımlar çerçevesinde kimlerle (gerçek ve tüzel) ticaretin yasak olduğu konusu, Hazine Bakanlığı’nın yayınladığı SDN (Özel Olarak Belirlenmiş Vatandaşlar) listesi vasıtası ile belirlenmektedir. İran örneği kadar kapsamlı bir liste olmasa da içinde 445 gerçek ve tüzel kişiyi barındıran bu liste Rusya ile ticaret yapılmadan önce kontrol edilmesinde fayda olan bir listedir. 

Birincil Yaptırımlar: ABD’li gerçek ve tüzel kişileri (yeşil kart sahipleri dâhil), ABD’nin yurtdışında yatırımı olan şirketlerdeki çoğunluk hissesinin ABD’lilerde olduğu şirketleri bağlar. Yaptırımların ihlali halinde hapis cezasına kadar varan işlemler olabilir.

İkincil Yaptırımlar: Türk gerçek ve tüzel kişileri de dâhil olmak üzere diğer ülke vatandaşlarını bağlar. ABD’nin yaptırımları ihlal ettiğini belirlediği gerçek ve tüzel kişilere yönelik uygulanabilir. Eğer SWIFT sisteminde dolar kullanımı, şirketin ABD sistemlerini kullanarak (internet sitesinin domain ve hostingi bile olabilir) bu işlemleri yapması durumunda birincil yaptırımlara tabi kılınır. Bu da demektir ki, yaptırım ihlali nedeniyle ABD üzerinden geçen para transferlerinize el konulabilir veya işlemi yapmaktan ABD’li finansal kuruluş imtina eder veya parayı göndericiye iade eder.

Sonuç olarak Rusya’ya uygulanacak olan yaptırımlarda, İran uygulaması benzeri yabancı ülke vatandaşlarını kapsayan bir ambargo öngörülmemektedir.

Özetle ABD’de çıkarılan Başkanlık Emri ile Rusya savunma sanayinde ve ülke altyapısının geliştirilmesinde önemli rol alan, devlet ile güçlü organik bağlara sahip finansal kuruluşlar hedef alınmıştır. Rusya’nın ekonomik ve endüstriyel altyapısının geliştirilmesinde çok büyük bir paya sahip devlet bankası olan Vnesheconombank (VEB), onun yöneticileri ve iştirakleri OFAC (Yabancı Varlıkların Kontrolü Ofisi) tarafından yasaklılar listelerine alınmış olup bu kapsamda ilgili kuruluşların ve kişilerin ABD’de sahip oldukları mal varlıklarına el koyulmuştur.

Ayrıca aynı şekilde devlet bankası olan ve Rus savunma sanayinin finansmanında büyük pay sahibi Promsvyazbank (PSB), onun iştirakleri ve yöneticileri de yasak kapsamındadır. Bu kapsamda ABD vatandaşları ve ABD ilintili tüzel kişiler bu kuruluşlarla iletişimini tamamen bitirecek ve yasak kapsamında kalan gerçek kişilerin de ülkeye girişini yasaklayacaktır.

SONUÇ OLARAK, Rusya-Ukrayna arasında yaşanan krizin henüz ticaret özelinde 3. Ülke vatandaşlarına etki eden, icra edilebilir bir etkisi söz konusu değildir. Bunun nedeni ise, ABD ve diğer Avrupa ülkeleri idari ve hukuki anlamda tüm dünya vatandaşlarına sirayet etme ihtimali olan bir ambargo öngörmemiştir. Sadece belli başlı finansal kuruluşları ve bunların yöneticilerini hedef alan yaptırımlar, pratik olarak Rusya’ya ihracat yapan şahısları etkilememektedir. Başkanlık Emri ile belirlenen bölgeyle ve belirlenen kurumlarla ticari ilişki kurulmaması halinde bir yükümlülük oluşmayacaktır.  Ancak Rusya’nın saldırgan tavrına devam etmesi durumunda, Rusya’yı potansiyel bir dizi yaptırımın beklediği açıktır. 2012 yılında İran’a uygulanan SWIFT sisteminden çıkartılma durumu, her ne kadar ABD ve Almanya gibi ülkeleri de etkileyecek olsa da, Rusya’nın ilerleyişinin sürmesi durumunda uygulanma ihtimali olan ve göz önünde bulundurulması gereken bir ihtimaldir. Bu durumda, İran örneğinde de olduğu gibi, yapılacak ilave yaptırımlar hem Rusya’yı hem de Rusya ile ticari ilişkilere sahip gerçek ve tüzel kişileri olumsuz etkileyecektir.

 

Diğer Haberler